
Üstelik görülemeyen melekler toz
parçacıklarını oluşturmuş derseniz daha büyük bir sorun
ortaya çıkar "O meleklerden daha küçük parçacık ne?"
Bu sorudan sonra "Melekler daha küçük parçacıklardan
oluşmayan temel yaratıklardır" demek soruya cevap
vermeyecektir. Sizin yapmanız gereken bunun zaman geçtikçe,
olanaklar arttıkça cevaplanabilecek bir soru olduğuna inanmanız
ve kanıt görmedikçe "meleklerden oluşma(buna A dini
diyelim)" fikrini reddetmeniz.
Bilim biraz ilerlesin bu bu toz
parçacıklarının atom denilen parçacıklardan oluştuğu fikri
ortaya atılmış olsun.
+Büyük ihtimalle meleklerden değil
atomlardan oluşuyor. Sana söylemiştim meleklerden oluşmadığını.
-İyi de bu atomlar nelerden oluşuyor?
İşte buna cevap veremezsin çünkü onlar meleklerden oluşuyor.
Bu konuşma sonunda A dinine mensup kişi kısa bir üstünlük sağlamış gibi gözükür fakat gerçek bölünemeyen parçacık belki de atomlardır (nitekim bir zamanlar öyle sanılıyordu.). Bu küçültme olayı sonsuza kadar devam edebilir. Bir yerde bir sona ulaşacak mısınız? Yoksa sonsuza kadar gidecek ve meleklere ihtiyaç kalmayacak mı? A inancına sahip kişiye göre her zaman ilk neden melekler olacaktır. Mesela atomlar proton nötron elektrondan mı oluşuyor? Sorun yok proton ve nötronlar meleklerden oluşuyor. Bilim kuarkları mı keşfetti? O zaman kuarkları oluşturan şeydir melekler. Melekler her olay sonunda biraz daha geriye çekiliyor.
Şu ana kadar düşüncemi az çok
belirtmiş olmalıyım. Aklı selim bir insan en küçük parçacığın
iradeli melekler olmadığını kabul edecektir. Fakat bu ilk neden
problemi tanrı olunca insanların buna inanması hatta bunu
biliyorum demesi normal geliyor: bize evrenin nasıl olustugu
sorulduğunda verdiğimiz cevabın tanrı olması aslında
içselleştirdiğimiz bilgi yoksunluğunun dışa vurumudur. İnsanların çoğu bilmiyorum demez: bildiğine inanır. Evren nasıl
oluştu sorusuna tanrı yarattı demek psikolojik bir savunmadır.
Aslında yaptığımız tek şey bilmiyorum dememek için tanrı
yarattı demektir. Şunun gibi mesela:
+Canlılar nasıl oluştu?
-Bilmem nasıl oluştu?
+Tanrı yarattı tabi ki...
Bir süre sonra:
+Canlılar nasıl oluştu?
-Şu olaylar, şu süreçlerden geçerek
canlılar bu güne kadar geldi.Temel olarak dünyada gerçekleşen
(panspermia teorisini düşünürsek dünyada olmuş olması zorunlu da
değil) olaylar milyarlarca yıl içinde canlılığın oluşmasına
ve şekillenip çeşitlenmesine yol açtı
+Peki ya dünya? Onu kim yarattı?
-Bilmiyorum. Bunun üzerine
araştırmalar sürüyor.
+Bilemezsin tabi çünkü tanrı
yarattı
Bu diyalog da tıpkı melek diyalogu
gibi sonsuza kadar gidebilir. Daha sonra "Güneşi kim yarattı?"
"Nebulaları kim yarattı?" "Bigbangi kim yaptı?"
"İlk enerjiyi kim yarattı?" "Fizik kurallarını kim
koydu?" gibi sorular sıralanacaktır. Tüm bu sorulara tanrı
cevabını vermek tanrıya yer bulmak olacaktır ve tanrıya
ayırdığınız yeri hep bir adım geriye itmiş oluyorsunuz. Tanrı
yaptı demek her hangi bir cevap olmayacaktır. Tanrı yaptı demekle
sadece biliyormuş havası verilmiş olunur, hiç
bir şeyin bilindiği yokken. Bilmiyorum demeye eş değerdir ama
insanın egosu bilmiyorum demek istemez her nedense. Bu sebeple A
dinine sahip kişi gibi bilinmeyene doğaüstü bir irade demek daha
cazip gelecektir. Fakat ben ve benim gibi insanlar "Melekten
daha küçük parçacık ne?" sorusu gibi "Tanrı nasıl
oluştu?" sorusunu yeterli buluruz. Mantıklı düşününce
yeterlidir de... Bir inançlı buna bir sürü yanıt bulacaktır. Bu
yazıda ilk neden sorusunun mantıksızlığını yazdım. İleride
de "Tanrıyı yaratan ne?" sorusu ve buna verilen cevaplar
üzerinde, "Gerçekten ilk neden ne?" sorusunun tanrı
olmadan verilebilecek cevaplarına göz atmayı düşünüyorum.
Umarım ilk neden probleminde
meleklerin mantıksızlığı gibi tanrının da mantıksızlığını
görmüşsünüzdür. İradeli melekler ve temel parçacık örneğini
bu sebeple vermiştim. Başka bir yazı yazmadan önce burdaki
mantıksızlığı ve yapılabilecek yanlışlara bir göz atalım
isterseniz:
-İki örnek de sonsuza kadar
gidebilecek bir soruya ilk neden cevabı arar
-İki örnekte de ilk neden bir
iradeye, akla dayanır
-"Onu yaratan ne?" "Ondan
küçük ne var?" sorusunda ikisi de hiçbir şey cevabını
verir ve bunun bir kaçış yöntemi olduğunu anlamaz
-Her iki örnekte de bilim geliştikçe
ilahi aklı bir adım geriye çeker
-İlk nedenin bir irade sonucu olduğunu
düşünerek yanılgıya düşer
-Her iki örnekte bilgi
eksiksikliğinden yararlanılır.
En küçük parçacık iradeli melekler değil demek şu an için neredeyse kimsenin karşı çıkmayacağı bir düşünce olacaktır. Fakat bu kutsal kitaplarda geçiyor olsaydı hala körü körüne savunanlar ve bunun üzerine kitaplar yazanlar çıkacaktı.Tıpkı evrenin ilk nedeni tanrı değil denildiği zaman, bir çocuğun, kafasında kurduğu hayalleri savunurcasına, tanrı tezini korumaya çalışması gibi: gerçeklerin ne olduğunu önemsemeden... Oysa aydınlığa bir kez ulaştıktan sonra gerçeklerin göz kamaştırıcı güzelliği daha belirgin olacaktır.
En küçük parçacık iradeli melekler değil demek şu an için neredeyse kimsenin karşı çıkmayacağı bir düşünce olacaktır. Fakat bu kutsal kitaplarda geçiyor olsaydı hala körü körüne savunanlar ve bunun üzerine kitaplar yazanlar çıkacaktı.Tıpkı evrenin ilk nedeni tanrı değil denildiği zaman, bir çocuğun, kafasında kurduğu hayalleri savunurcasına, tanrı tezini korumaya çalışması gibi: gerçeklerin ne olduğunu önemsemeden... Oysa aydınlığa bir kez ulaştıktan sonra gerçeklerin göz kamaştırıcı güzelliği daha belirgin olacaktır.
Küçük bir bilgi daha eklemek
istiyorum. Bir zamanlar atomun bölünemeyen temel parçacık olduğu
düşünülüyordu ve evren durağan sanılıyordu. Daha sonra atomun
bölünebileceği ortaya çıktı ve yine bilim geliştikçe evrenin
durağan olmadığı anlaşıldı. Atomun bölünebiliyor oluşunu
iradeli meleklere kanıt gösteremeyeceğimiz gibi evrenin durağan
olmayışını da tanrıya kanıt olarak gösteremeyiz. Bunu
söylüyorum çünkü hala bunu kanıt olarak sunabilen kişiler var!
Umarım az çok kendimi belirtebilmişimdir.
Umarım az çok kendimi belirtebilmişimdir.
"Kim yarattı" sorusuna en uygun cevap; "Nasıl yarattı?" sanırım.
YanıtlaSilyazın çok hoş olmuş eline sağlık. fakat şöyle bir şey de var ki "bir düşünceyi yanlışlayamamaktan ziyade o düşünceyi veya tezi ortaya atan kişinin bunu ispatlaması yahut delil göstermesi" gerekir. bu aynı "çenemin altında kimsenin göremeyeceği bir gezegen duruyor" iddiasının durumu gibidir. esas nokta; başkalarının o ifadeyi yanlışlamasından ziyade benim o ifadeyi doğrulayabilmemdir.
YanıtlaSilhaklısın temel mantık olarak olması gereken odur. lakin ateistlik ve dinlerin tamamı arasındaki sorun cehalettir. bizim yapmamız gereken cehaletin kanıtını istemek olduğu zaman tıkanırız çünkü birşeyi kanıtlayamazlar zaten ama bizim temel fesefemiz düşüncemiz bilgilendirmek olduğunda er geç bir gün şüpheye düşeklerdir muhakkak ve o şüpheye düştükleri anda zaten kendi sorularının cevaplarını aradıklarında cehaletlerini kendi gözleriyle göreceklerdir.
Silsaygılarımla...
Gerçekten çok yararlı buldum teşekkür ederim
YanıtlaSilİmama diyorum ki;
YanıtlaSil+"Allah nasıl oluştu? Madem doğmaz, doğurulmaz. Kendi nasıl oluştu?"
Cevap hazır;
-"O hep vardı, kimse onu yaratmadı. Zaten yaratılmış olsaydı o, Allah(yaratıcı) olmazdı. Zaten kuranda da yazıyor. O doğmamış ve doğurulmamıştır."
O zaman şunu de: evrendeki enerjiyi ya da fizik kurallarını kimse yaratmamıştır
Silanonim kardeş imam doğru bi cevap vermiş ama sen inançsız olduğun için olmamış.şimdi iki seçenek var ya Allah'ın ezeli ya da maddenin ezeli olduğunu kabul edeceksin onu sen seçeceksin.hangisi daha mantıklı geliyosa artık karrrrdeş.
SilGörmediğin,duymadığın,"çok yüce olduğu için" sana kendini gösteremeyen,seninle iletişime geçemeyen, kendi varlığını kanıtlayamayan bir ruhani varlığa tapabilirsin... Ya da burada olduğu ve varlığı kesin olan, seninle iletişime geçebilen,gözlerinle
Silgörebileceğin bana tapabilirsin. Anonim kardaş imam yanlış bir cevap vermiş ama sen bana ya da Uçan Spagetti Canavarı na ya da Tek Boynuzlu Görünmez Pembe At a inanmadığın için olmamış.
Demez miyim? Evrimi baştan sona saatlerce anlattım, kurandaki çelişkileri yüzüne vurdum, evrenin oluşumunu sonuna kadar anlattım, kuarktı higgs bozonuydu aklına gelen her şeyi anlattım. En sonunda şunu dedi;
YanıtlaSil-"Aklın var mı?" :)
Resmen şaka gibi. Boşuna dememiş atalarımız "Ağaç yaşken eğilir."
deneme,
YanıtlaSilTeşekkürler.Güzel bir makale olmuş.Bugün buna benzer bir tartışma yapmıştım ben de. Mantıkdan yoksun o kadar insan var ki... Benim görüşüme göre, var olmayan bir şeyin var olmadığını ispatlamak mantık kurallarına aykırıdır. Kısa bir örnek de ben vermek isterim;
YanıtlaSilA kişisine; cebimde 50 TL olduğunu ve buna inanmasını söylüyorum.
A kişisi cebimde 50 Tl olduğuna inanıyor. Ertesi gün geldiğinde ise;
"Artık sana inanmıyorum, bana cebinde 50 TL olduğunu ıspatla." diyor.
Ben ise, "Hayır cebimde 50 TL'nin olmadığını sen bana ıspatla diyorum."
Burada iddiayı ortaya atan ve kanıtlamayan, üstelik bu iddiayı kanıtlamasını inanmayan birinden isteyen ben, mantıksızlık ötesi bir şey yapmış oluyorum.
İşte din de böyle bir şeydir.
Çoğu filozoflar, ateist, tanrının var olmadığını gösteren kanıtlarla gelmelidir, düşüncesinde. Buna katılmıyorum, hiç kimse negatifi ispatlayamaz. Bu amaçsız ve mantıksızdır.
Teşekkürler.
O 50 tl yerine cakmak koyalim sen cepte olan cikintidan orada cakmak oldugunu anlayabilirsin.
Sillen olum anlamıyon sen,bunları okuması gerekene böyle şeyler yazma paylaşma....bunu anlayabilen birini ikna etmene gerek yok ki.............
YanıtlaSilateizimde de herhangi bi dinde de en başa doğru gidildikçe hep tıkanan bir nokta yok mu? bi müslüman olarak kendi dinimde en başa doğru gittiğimde mantıksızlıklar sürüsü ve açıklanamayan sorular buluyorum. peki ateizimde bunun bi cevabı var mı ilk madde evrenin ilk hali vb. yani ilk varoluş. tamamen bilgisizliğimden soruyorum cevaplarsanız sevinirim
YanıtlaSil"her şeyin başında ne vardı" sorusu sadece din için değil ateizm için de sunulabilir, sunulur da... Bu soruyu sormadan önce "Herşeyin başlangıcında bir ilk neden var mı" diye sormak gerekir. Eğer ilk neden yoksa, olmayan bir şeyi boşuna arıyoruz demektir...
Silİlk nedenin olmayacağı bir sürü evren modeli düşünmek mümkün. İç içe girmiş evrenler, sürekli genişleyip sönen evrenler gibi (genişleyip sönen evrenler yanlışlanmıştır.).. Eğer bu tür bir evrn modeli varsa, tanrıya ihtiyaç kalmadan da elimizde evren modelleri var demektir. Dolayısıyla bir ilk neden yoktur. Nedenler sonsuza kadar ileri ve geri gidecektir.
Bir başka (ve benim de kabul ettiğim) açıklama ise evrenin başlangıcı bigbangtir; buna sebep olan bir şey yoktur, çünkü bigbangten önce zaman yoktur. Bir şeyin başka bir şeye sebep olması için zamana ihtiyaç vardır fakat bigbangten önce zaman olmadığına göre bigbang sebepsiz varolan bir olgudur. Bunula ilgili "Neden Hiçlik Yerine Birşey Var" başlıklı yazımı okumanı öneririm
Burada sacma vir elestri yapmissin
YanıtlaSilTanrinin da bir sebebi olmasi gerekir dedin ama tanri var olan bir sey degildir zamansizdir eger bir tanri varsa zamansiz olmasi gerekir. O yuzden tanriyi kim yaratti diye sormak mantiksizdir